Yakvolev Yak-141
- 1
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
1960’lı yıllara gelindiğinde Fransa, İngiltere, Amerika başta olmak üzere herkes dikey iniş kalkış yapabilen uçak tasarlıyordu. Ancak yine mucizelere yaratan onlar olamadı. Zaten Sovyetler Birliği varken böyle bir şeyin olması gerçekten garip olurdu. NATO’nun tehdidine karşın en ufak bir savaş durumunda uçaklarını dağlara, ormanlara saklayabilmek bulumaz bir nimetti tabi ki onlar için. 1950’lerden 1962’ye kadar Sovyetler birçok dikey iniş kalkış yapabilen uçak projesi geliştirdi. Ancak hiçbirisi elle tutulur şeyler değillerdi. Ta ki 1963 yılına gelen kadar. 1963 yılında Yakolev firması Yak-36 isimli ilk dikey iniş kalkış yapabilen uçağı geliştirdi. Bu uçak çok konuşuldu falan ama bir çok teknik ve tasarımsal sorunları olduğu için işe yarayamadı. Sovyetler daha sonra kendilerini geliştirmeye devam etti.
1980’lerde Sovyetler, basit durdurma ve filo savunması rolünün ötesine geçebilecek çok yönlü bir uçak gemisine adeta açlardı. Belki de bu yüzdendir ki Sovyetler o sırada hiçbir masraftan kaçınmadı. Alexander Sergeyevich Yakovlev, ordunun başlangıçta Yak-41 adını verdiği şeye baş tasarımcılarından en az 10 tanesini koydu.
Sovyet mühendisleri her şeyi enine boyuna araştırdılar. Yak-36 ve Yak-38’de nerelerde hata yaptıklarına nelerin eksik nelerin fazla olduğunu iyice düşündüler.Amerikan ,İngiliz uçaklarının mekanizmalarına vs. göz attılar. En son yeni geliştirecekleri uçağın nasıl bir şey olacağına karar verdiler. Ve nihayetinde Yak-41 geliştirildi. Bu uçak diğer uçaklarının bütün başarısız yanlarından ortaya çıkan bir başarıydı aslında. Hava durdurucu, yakın hava muharebesi, deniz ve kara saldırı uçağı olarak taşıyıcı kaynaklı operasyonlar için tasarlanan uçak üç turbofanla tahrik edilmekte olan ana motoru hareketli egzostları sayesinde hem kalkışa yardımcı olmakta hem de normal uçuşta kullanılmaktadır. Buna ilaveten yalnız kalkışta kullanılan ve kokpitin hemen arkasına dik olarak yerleştirilmiş iki adet küçük jet motoru vardır. Bu motorlar sayesinde Yak-141 15800kg ağırlığa kadar VTOL kalkış yapabilmektedir.
1991 yılında, “Serbest Stil” programının sona ermesiyle karşı karşıya olan Yakovlev, uçağı finanse etmek ve geliştirmek için birkaç yabancı uçak şirketine başvurdu. F-35’in ne olacağı konusunda yana yana fikir araştıran Lockheed Martin, Yak-41 teknolojisinin iyi olduğunu biliyordu, bu nedenle şirket, üç Yak-141 prototipi daha inşa etmek için Yakovlev ile 400 milyon dolarlık bir anlaşma imzaladı. Ortaklık sırasında, iki şirket Yak-141’in sistemlerini, aviyoniklerini ve maksimum gezinme ağırlığını büyük ölçüde geliştirdi. Daha sonra Locheed Martin hiçbir sebep sunmadan projeden çekildi. Olayın aslı çok sonradan anlaşıldı tabi. Lockheed Martin Yak-141’den dikey iniş kalkış hilelerini öğrendikten sonra bunları çok başarılı bir şekilde F-35’e taşıyıp uygulamıştı. Hatta bu yüzdendir ki çoğu insan F-35’lere Batılı Yak-141 diye hitap eder.