Isparta Uçak Kazası
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
- 0
30 Kasım 2007 tarihinde İstanbul – Isparta seferini gerçekleştirecek Atlasjet’e ait olan uçağın kalkış tarihi 29 Kasım 2007, saati ise 23.20 idi. Yolcuları taşıyacak olan McDonnell Douglas MD-83 tipi, TC-AKM tescilli uçak Priştine seferinden geç geldiği için Isparta seferi de rötar yapmıştı. 30 Kasım 2007 günü saat 00.50’de İstanbul Atatürk Havalimanı’ndan Isparta Süleyman Demirel Havalimanına gitmek için havalanmıştı. TC- AKM tescilli uçağın içinde 50 yolcu 7 mürettebat vardı. Saat 01.36’yı gösterdiğinde uçakla bağlantı kurulamıyordu. Toplam 57 kişiyi taşıyan uçak Isparta Keçiborlu ilçesinin Çukurören ve Kılıç köyleri arasındaki Türbetepe’nin zirvesine yakın bir yere düşmüştü. Türbetepe 1830 metre yükseklikteydi, uçağın enkazı Isparta Süleyman Demirel Havalimanına 12 kilometre uzaklıktaydı. Maalesef uçaktan kurtulan hiç kimse yoktu.
Uçak Neden Düştü ?
Uçak tepeye çarpana kadar kontrol altındaydı ve pilotlar son dakikaya kadar tehlikenin farkına varamamışlardı. Kazanın oluşumundan dolayı kazanın CFIT ( Controlled Flight Into Terrain – Kontrollü Uçuşta Yere Çarpma ) olduğu anlaşılmaktadır. Ancak TC-AKM tescilli MD-83’ün donanımları arasında EGPWS ( Enhanced Ground Proximity Warning System – Gelişmiş Yer Yaklaşım Uyarı Sistemi ) mevcuttu. Pilotlar o tepeye yönelmiş olsalar bile EGPWS devreye girerek pilotları uyaracaktı. Ancak bu uçakta bulunan EGPWS sistemi arızalı idi. Pilotların gece karanlığında o tepeyi görmesi neredeyse imkansızdı. Soruşturmada en önemli rolü oynayan iki karakutu da arızalıydı…
Ayrıca bu uçağın içinde 6 çok değerli bilim insanımız vardı. Boğaziçi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Engin Arık, Yüksek Lisans Öğrencisi Engin Abat, Araştırma Görevlisi Özgen Berkol Doğan ve Doğuş Üniversitesi’nden Prof. Dr. Şenel Fatma Boydağ, Doç. Dr. İskender Hikmet ve Araştırma Görevlisi Mustafa Fidan uçakta bulunan isimlerdendi. Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi’nde gerçekleşecek olan bir konferans için uçacaklardı. Değerli fizikçiklerimizden biri olan Engin Arık deneysel yüksek enerji fiziği alanında Türkiye’nin dünyaca tanınan bir bilim insanıydı, Toryum konusunda çok zengin kaynağa sahip olan ülkemizi enerji sıkıntısından kurtaracak ve dışa bağımlılığı kurtaracak çalışmaları vardı. Ancak bu çalışmaların içinde bulunduğu Prof. Dr. Engin Arık’a ait laptopun olduğu bavul titiz bir çalışmaya rağmen bulunamadı.